Kimdir bu Eyyamgüder Bey...
Nereden gelmiştir nereye gider ne yer ne içer gibi suallerden önce bilmeyenler için eyyamgüderin bir tanınımını yapalım. Eyyamgüder plansız günübirlik yaşayan demektir ki tam da bizimkine uygun bir sıfat.
Beyimiz yalnızlığı çok sever aklı kadar da dağınık odasında saatlerce kitap okuyup zaman geçirir. Hayal dünyası da oldukça geniştir bizimkinin. Oturduğu yerden bazen uzaya çıkıp derin boşlukta süzülür, bazen geçmişe gidip çiviyle taş oyar, bazen de Tesla veyahut Einstein'ı karşısına oturtturup sohbet eder. Gariptir bizim Eyyamgüder Bey.
Tanışıklığımız yirmibir yılı bulur aslında kendisiyle ama gel gelelim ben bile yeni öğreniyorum çoğu huyunu, yeteneğini, takıntısını, zaafını. Söylemez öyle herkese. Şimdi birde yazma hevesi başladı içinde -nereden aklına geldiyse beyimizin-. Ee tabi o kadar okursa olacağı buydu. Bir sürü de boş kağıt aldırdı bana. Anlayacağınız bu seferki vaka biraz ciddi takmış bizimkisi kafaya yazacak, yoracak yine beni. Ama yazacak yazacakta ne yazar nasıl yazar inanın bende bilmiyorum. Belki o gününden, geçmişinden, hayallerinden bahseder veyahut senden. Yaa diyorum ya bizimkisi gariptir diye. Gördüyse seni, yer ettiysen aklında, döker seni boylu boyunca satırlara. Bide sevdiyse seni yandın kurtulamazsın onun kaleminden. Ya işte birde mühendis olacak bizimki uğraştığı işlere bak. Napalım böyledir bizim Eyyamgüder Bey. Ah yahu kendimi tanıtmayı unutuyordum. Ben deniz beyimizin nacizane bedeniyim efendim, bizimki de o özgür ruhlardan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder